Sağlıklı görürnen bireylerin herhangi bir şikayetleri olmasa bile muayene, laboratuar tetkikleri, danışmanlık,  aşılama gibi bir dizi  işlem kullanılarak değerlendirilmelerine Periyodik Sağlık Muayenesi denir.

Hastalık belirtisi olmayan kişilerin  sağlık kontrolünden geçirilmesi fikri ilk olarak İngiltere de ortaya çıkmış. PSM bize hastalığın ortaya çıkmadan ve tedavisi daha da zorlaşmadan tedavi imkanı vermesi açısından önemlidir.Hastalıktan değil geç kalmaktan korkulması gerektiğini defalarca burada dile getirmekteyiz.Neredeyse tüm hastalıkların artık erken tanı yöntemleri mevcut ve gelişen tıbbi imkanlarla hemen hemen tüm önlenebilir hastalıklar erken dönemde fark edilirse tedavileri çok daha ucuz kolay olmaktadır.

Bu konuda tabi ki siz hangi yaşta hangi tetkiki yaptıracağınız hangi dönemde hangi tetkilere baktırmanız gerektiğini bilemeyebilirsiniz. Ülkemizde sağlık politikalrı ile doktora ulaşmak bilgi almak oldukça kolay aynı zamanda geçerli ciddi özellikle sağlık bakanlığının kitapçıklarından da konu ile ilgili bilgi sahibi olunabilinir.bunu neden anlatıyorum toplum olarak sağlımıza dikkat eden bir toplum olduğumuzu söylemek biraz zor,obezite,sigara kullanımı,kalp hastalıkları,şeker hastalığı,erken ölüm oranlarına baktığımızda Avrupa ülkelerine kıyasla oldukça öndeyiz.

Bu kader midir bilemem ama ülkemizin kaynakalrının eğitime teknolojiye daha standartları yüksek bir yaşama aktarılması gerekirken önlenebilir sağlık harcamalarına aktarılmasını israf olarak değerlendiriyorum.İşte bu PSM de amaç bir nevi sağlıklı toplum ucuz tedavi olanakları ve erken teşhisin yüz güldürü sonuçları ile sağlık harcamalarını ya da ülke bütçesinin daha hakkaniyetli kullanılmasıdır.

Yazıda muayneler zamanları ile ilgili bilgi verirken asıl bilgiyi tabi ki kendi aile hekimimizden almanız gerektiğini sürekli vurgulamak isterim. Bugün artık bir işe girişte  çalışanların sağlık kontrolleri ve işe alınma muayeneleri, sigorta şirketlerinin poliçe düzenlemeleri gibi durumlarda sizden sağlık raporu istemesi olağan karşılanmakta.

Psm    daha çok yaşa cinsiyete ve olası risk faktörlerine göre laboratuar ve ya radyolojik testlerin istenmesi, genel  muayene etme (boy, kilo, tansiyon ölçümü gibi), danışmanlık verilmesi (sigara, alkol, kazalar, cinsel yolla bulaşan hastalıklar gibi) ve aşı yapılmasını  içermektedir.Kişiye özgü olarak uygulanır.

Şimdiye kadar hep genel anlamda konuştuk biraz rakamlarla ifade edelim ki gerçek önem daha fazla anlaşılsın .Kadınların korkulu rüyası rahim ağzı kanseri ya da Latince ismiyle serviks kanserinde ABD  de rutin hasta olmayan kadınların da muayene edilmesi veöncü lezyonların önceden saptanması ile ölüm oranlarında yüzde seksene varan azalma elde edilmiştir. 

Öncelikle kalp hastalıkları ile başlayalım.Kalp hastalıklarından korunmak için neler yapabiliriz?40 yaş altı bireylerde ailesinde erken yaşta kalp damar hastalık öyküsü varsa , 40 yaş üstündekilerde ise her ne olursa olsun ş,ikayetlri olmasa da tarama yaptırmalı ve eğer bir problem saptanırsa ilgili uzmanlık dalına yönlendirlmelidir. 18 yaşından büyük yetişkinlerde  hipertansiyon tanısının erken belirlemek için yılda en az bir kez  tansiyon ölçülmelidir.

35 yaşından büyük kişilerde kanda yağ oranlarının erken tanısı için 5 (beş) yılda bir serum lipit profili taraması  önerilir. 3 (üç) yılda bir  diyabet taraması yapılması  kuvvetle önerilir. 18-65 yaş grubunda ağırlık, boy, BKI ve bel çevresi ölçümleri önerilir.Doğumdan itibaren pasif ve aktif sigara içiciliğinin sorgulanması  önerilir buna göre tedbirler alınmlıdır.

Eğer ailenizde meme kanseri öyküsü mevcutsa ;20 yaş üstü kadınlarda en az bir kez kendi kendine meme muayenesi hakkında bilgi verilmesi ve ayda bir kez uygulaması, 25 yaşından büyük ve yüksek risk grubunda yer alan kadınlarda kendi kendine meme muayenesi ile beraber yılda bir kez hekim tarafından rutin klinik muayenenin yapılması, 40 yaşından büyük kadınlarda iki yılda bir  mamografi yapılması önerilir.

Ailenizde meme kanseri öyküsü olan bir kişi yok ise, 20 yaş üstü kadınlarda en az 1 (bir) kez kendi kendine meme muayenesi hakkında bilgi verilmesi ve ayda bir kez uygulamasının önerilmesi, 20 ila 40 yaş arası kadınlarda 2 (iki) yılda bir, 40 yaşından büyük kadınlarda yılda bir hekim tarafından yapılan rutin klinik muayene önerilir. 50-70 yaş yetişkinlerde yılda 1 (bir) kez gaitada gizli kan testi, tüm testler negatif dahi olsa 10 (on) yılda bir kolonoskopi ve ya 5 (beş) yılda bir sigmoidoskopi yapılmasını kuvvetle önermektedir.

25-65 yaş arası kadınlarda her 5 yılda bir PAP Smear ya da HPV testi kuvvetle önerilir. 18 yaş ve üzeri erişkinlerde tetanoz, difteri, kızamık, kızamıkçık, kabakulak, Hepatit B, Hepatit A, influenza, polisakkarit pnömokok, suçiçeği, meningokok aşılarının uygulanmış olması önerilir.

Sigara kullanımının ve aşırı alkol alımının önlenmesi, diyetle yaşa göre yeterli miktarda kalsiyum ve D vitamini alinmasınin sağlanmasi, yeterli güneş işığına maruz kalma hakkında ve günlük fiziksel egzersizler (tempolu yürüme, hafif koşu gibi yük bindirici egzersizler ve kas güçlendirici egzersizler) hakkında bilgilendirme yapilmasi, ayrica ev, iş, trafik kazalarindan ve özellikle 65 yaş ve üzerinde düşme ve carpmalardan korunma yolları hakkinda danışmanlik hizmetleri verilmesi kuvvetle önerilir.

18 yaşından büyüklerde aile içi şiddet yönünden sorgulama, gözlem ve muayene yapılması kuvvetle önerilir. 15-49 yaş grubu doğurganlık çağındaki kadınlara alkolun gebeliğe ve kadın sağlığı üzerine olan olumsuz etkileri konusunda eğitim verilmesi önerilir.

Ben yazıda bazı rutin mayenelerden danışmanlık hizmetlerinden bahsettim ancak daha geniş bilgiyi doktorunuzdan alacaksınız .