Değerli okurlar,

Osmanlı tarihinin en ilginç karakterlerinden biri olan Alemdar Mustafa Paşa’dan bahsedeceğim. Bir çeşit askeri darbeyle padişahı değiştirmiş, yine başka bir isyanla hayatını kaybetmiş olan paşa. Adı Gülhane Parkı’nın önündeki semte de verilmiştir. Alemdar Mustafa kitaplara konu olmuş, ‘’Tohum ve Toprak’’ adlı eserle de hayatı, tiyatroya ve dizi filme uyarlanmıştır.

Alemdar Mustafa Paşa, Osmanlı İmparatorluğu’nun gerileme ve dağılma sürecinde yaşamıştır. İdealist ve vatansever bir kişiydi. Sert ve kuvvetli bir devlet adamı görünümünün ardında duygusallığı dikkat çeker. Alemdar Mustafa paşa’nın hayatı; imparatorluğu çöküşe götüren ortamda, yalnız kalmış bir insan olarak gurur ve vicdan arasındaki gelgitler içinde noktalanmıştır.

Alemdar Mustafa Paşa

Alemdar Mustafa Paşa, II. Mahmut saltanatında 18 Haziran1808 - 15 Kasım 1808 tarihleri arasında üç ay on sekiz gün sadrazamlık yapmış bir Osmanlı devlet adamıdır.

Alemdar Mustafa Paşa, 1765 yılında Hotin'de ( Ukrayna ) doğdu. Babası Rusçuk yeniçerilerinden Hacı Hasan Ağa'dır. Önce Yeniçeri Ocağı’na katıldı.

Osmanlı-Rus Savaşı’nda Alemdar Mustafa Paşa çok büyük yararlılıklar gösterdi. Bu sırada patlak veren Kabakçı Mustafa isyanı sonunda, birçok ıslahata imza atmış olan Sultan III. Selim tahttan indirilerek, yerine Sultan IV. Mustafa çıkarıldı.

Alemdar Mustafa Paşa bu isyana karşı çıktı. Sultan III. Selim'in öldürüleceğini haber alan Alemdar Mustafa Paşa, alelacele İstanbul'a geldi. Ancak Sultan IV. Mustafa'nın emri ile eski padişah Sultan III. Selim katledildi. Bu sırada ancak Şehzade II. Mahmut kurtarılabildi ve tahttan indirilen Sultan IV. Mustafa'nın yerine tahtta geçirildi.

Osmanlı Devletinde İlk Demokratikleşme Hareketi

Sened-i İttifak

Sadrazam seçilen Alemdar Mustafa Paşa, ilk iş olarak Sultan III. Selim'in katillerinin cezalandırılmasını sağladı. Alemdar Mustafa Paşa'nın dört ay süren sadrazamlığı sırasındaki en önemli icraatları Sened-i İttifak'ı imzalatması ve kaldırılmış olan Nizam-ı Cedit’in yerine Sekban-ı Cedit askeri ocağını kurması oldu.

TOHUM VE TOPRAK

“Yeniçeriler ayaklanmıştır. Üçüncü Selim'i katlederek, kendi istedikleri adamı devletin başına getirmeyi hedeflemektedirler. Rusçuk vilayetinin âyanı Alemdar Mustafa Paşa ise bu isyanı bastırmıştır; fakat III. Selim’in, yeniçeriler tarafından katledilmesini engelleyememiştir. Bu yüzden onun yerine II. Mahmut'u padişahlığa getirmiştir.

Yeni padişahın, Alemdar Paşaya hem can borcu, hem de vefa borcu vardır.

Bir yandan padişahlığın kudreti, diğer yandan da bu vefa borcu arasında sıkışmıştır. Ayrıca Mahmut, devletin en üstündeki makamda oturmasına rağmen, Alemdar Paşa ondan daha kudretli durumdadır. Bu yüzden devlet yönetiminde üstü kapalı olarak Alemdar'ın sözü geçmektedir. Alemdar, devletini seven, devleti için canını vermekten korkmayan ve bu devleti pislikten kurtarmaya kararlı olan idealist bir insandır. Bu arada saraydaki bazı kişiler, Alemdar'ı yok etme hülyasındadırlar. Bunun için çeşitli planlar yaparlar. Alemdar ise kaya gibi dik durmaktadır.

Kamerta Sultan

Onun bu duruşu, kendisini öldürmeye gönderilen genç cariyeyi bile etkilemiştir. Ama bu cariyeyi etkileyen daha önemli şey ise, bu sert ve kudretli Paşa'nın, aslında bir çocuk kadar saf yüreği ve temiz kalbidir. İşin ilginç tarafı, bu cariye de Alemdar Paşa'nın gönlünde önemli bir yer edinmiştir.

Bir gün yeniçeriler, çok daha güçlü bir şekilde ayaklanacaklar ve başta kendi kudretini düşünen Sultan Mahmut olmak üzere, Alemdar Mustafa Paşa'nın etrafındaki kişiler onu yalnız bırakacaktır.

Sadece biri hariç, Kamerta Sultan.

Kamerta Sultan, Alemdar Paşa'nın yüreğinden o kadar etkilenir ki, onu zehirleyemez. Zehiri içeceğine karıştırsa da Alemdar tam içeceği sırada eline vurur ve kadehin devrilmesi sonucu onu ölümden kurtarır.

Her türlü yeniliğe ve ıslahat hareketine karşı çıkan yeniçerilerin karşısına dikilen devlet adamı Alemdar Mustafa Paşa, bu uğurda hiçbir korku taşımadan, kendini devletine adamıştır. Gerektiğinde padişahla bile ters düşen; ama yine de boyun eğmeyen bir idealisttir. Fakat her idealist gibi o da yalnızdır. İmparatorluğu, içine düştüğü karanlık kuyudan kurtarmak isteyen, bunun için de birilerinin haksız çıkarlarını engellemeye kararlı olan bu büyük insanın kaderi, yalnızlığına yenilmekti.

Sonunda yeniçeriler bir kez daha ayaklanmıştır. Bu sefer çok daha güçlüdürler. Dört bir yandan saraya akın etmektedirler. Alemdar Paşa, bu isyanı rahatlıkla bastırabileceğini düşünmekte ve başta padişah olmak üzere, kendisini destekleyen kuvvetlere güvenmektedir. Fakat saatler geçtikçe, güvendiği kişilerin kendisini acı bir şekilde yalnız bıraktığını fark edecektir. Padişah, büyük bir kıyıma yol açmamak için pasif davranmaktadır. Ancak asıl sebep, padişahın kıyımdan çekinmesi değil, Alemdar'ın gölgesinden kurtulmak istemesidir. Vicdanıyla gururu arasında ikilemler yaşayan Sultan Mahmut, sonunda gururuna yenik düşerek, Alemdar'ı yeniçerilerin karşısında yalnız bırakır. Ona büyük hayranlık duyduğu halde...

Yeniçeriler, Alemdar'ın konağının kapısına dayanmıştır. Alemdar artık yapayalnızdır. Güvendiği herkes onu bu ateşin içinde terk etmişken, bir tek kişi ısrarla onun yanından ayrılmamaktadır. Kendisini öldürmek için görevlendirilen fakat Alemdar'a duyduğu sevgi ve hayranlık nedeniyle, bu suikasttan vazgeçen cariye Kamerta Sultan.

Sonunda yeniçeriler, konağı basarlar ve Alemdar'ı teslim almaya gelirler. Fakat teslim olmayacak derecede onurlu olan Paşa, bu uğurda kendi hayatından bile vazgeçecek bir eylemde bulunur. Cephaneliği ateşe vererek hem kendisinin, hem de isyancıların bir kısmının ölümüne yol açar. Cesedi zorbalar tarafından Yedikule dışında kör bir kuyuya atılan Alemdar Mustafa Paşa'nın kemikleri, Yeniçeri Ocağı’nın kaldırılmasından sonra oradan çıkartılarak Yedikule surları civarına gömüldü. İkinci Meşrutiyet’in ilanından sonra da Zeynep Sultan Camii bahçesine nakledilir.

Alemdar'ın kanı bile yeniçerileri durduramamıştır. Padişah II. Mahmut ise, daha önce Alemdar tehlikedeyken yapmadığı şeyi yapacak ve kanlı bir şekilde bu isyanı bastıracaktır.

Padişahın saltanatı devam edecek, saraydaki köhne düzen devam edecek; ama bir idealist Alemdar Mustafa Paşa, tarihin sayfalarında iz bırakacaktır.