Değerli okurlar, 

Bilgi çağı diye adlandırdığımız günümüzde, kitap okuma ve kütüphaneye gitme yok denecek kadar azaldı.

Şimdi liseli gençler okulda bulunan kütüphanenin nerdeyse yerini dahi bilmiyor. Birkaç dakikalık boş zamanda dahi ellerinde cep telefonu, teknoloji esiri olmuşlar. Ders boş ise soluğu bahçede alıyorlar. Okumanın önemini ne kadar anlatırsanız anlatın değişen bir şey olmuyor.

Temennim kütüphanelerde duran kitapların okunarak eskimesi, bekleyerek değil.

Kütüphane  

Kütüphanelerin mazisi yazının varlığı kadar eskidir. Asur, Babil ve Hitit medeniyetlerinden günümüze ulaşan ve yazı yazmak için kullanılan kil tabletler çok eski devirlere ait kitap ve kütüphanecilikle ilgili bilgiler vermektedir.

Bu medeniyetlerde zamanla yazılı tabletlerin korunması, saklanması için odalar teşkil edilmiş, böylece kütüphaneler oluşmuştur. 

Kütüphaneyle ilgili olarak yapılan araştırmalar ve kazılarda elde edilen bilgiler M Ö 2400 yıllarına kadar uzanmaktadır. Asur Devleti hükümdarı Asurbanipal tarafından M Ö 625 yılında kurulan Ninova Kütüphanesi, bilinen en eski kütüphanedir. 

Romalılar tarafından yakılan Mısırdaki meşhur İskenderiye Kütüphanesi ise devrinin en büyük kütüphanesi statüsündeydi.


Parşömen, Papirüs ve Codex 

Parşömen, üzerine yazı yazmak veya resim yapmak için kullanılan özel hazırlanmış hayvan derisidir. Parşömen ismi Bergama'dan gelmektedir ve Bergama kâğıdı anlamında Latince Charta Pergamena'dan türemiş ve bütün dillere de buradan geçmiştir.

Papirüs,   bir su bitkisi ve eski çağlarda bu bitkinin gövdesinden hazırlanan yazı kâğıdının adıdır.            

Eski Mısırlıların yelken, bez, hasır ve yazı kâğıdı olarak kullandıkları papirüs, onlardan Yunanlılara daha sonra Romalılara intikal etti.   MS III. yüzyılda yerini parşömene bıraktı.


İskenderiye Kütüphanesi ve Bergama Kütüphanesi

İskenderiye'de kurulmuş olan kütüphane insanlık tarihinde meydana getirilmiş önemli eserlerden biridir. Eski kaynaklar, burada 900 bin cilt el yazması eserin toplandığını kaydeder.

Anadolu’nun en eski ve en zengin kütüphanesi olan Bergama Kütüphanesi, Pergamon Kralı II. Eumenes (MÖ 197–159) tarafından yaptırılmıştı.

MÖ II. yüzyılda dünyanın iki büyük kütüphanesi olan İskenderiye ve Bergama Akropol arasında kitap sayısı yüzünden rekabet başlar.

Bunun üzerine İskenderiye (Mısır), Bergama’ya papirüsün gönderilmesini yasaklar. Bu durumda yazı materyali açısından, Bergama Kütüphanesi zor durumda kalır. Bergama kralı II. Eumenes, papirüse alternatif bir yazı maddesi bulunmasını emreder.

Bunun üzerine Krates ve İrodikos adlı kişiler parşömeni bulurlar. Hiçbir parşömenin diğeri ile aynı olmaması, yırtılmaması, alev almaması, üzerindeki yazı okunduğunda gözü yormaması ve olağanüstü dayanıklı olması parşömeni insanlık kaldıkça dayanır kılmıştır.  

Hipokrat Yemini, Amerikan Bağımsızlık Bildirgesi, dünyanın en çok inananına sahip iki dinin, kutsal kitapları olan Kur’an ve İncil ilk defa parşömen üzerine yazılmıştır. Parşömenin bulunması, ateşin ve tekerleğin bulunması kadar önemli olup, günümüze dek insanlık tarihine ışık tutmuştur.

Antik çağ bilimini ve sanatını Rönesans’a taşıyan da parşömendir.  Parşömenin papirüsten farklı olarak çok ince olması ve kuruduğu zaman kenarının kıvrılması, parşömenin kenarına tahta çakılmasına neden olmuştur. Böylece codex (kodeks)denilen ilk kitap oluşmuştur.

Değerli okurlar, 

Kütüphaneler yarışı, parşömenin ve kitabın bulunuşu; eski çağlarda bilime, kültüre ve okumaya ne kadar önem verildiğini gösteriyor değil mi?