Okurlarım bu haftaki yazıma Tarsussun ekonomisini ele aldım. Önce gelin Ekonomi'nin tanımına bir göz atalım.
İnsanların yaşayabilmek için üretme ve ürettiklerini bölüşme biçimlerinin ve bu eylemlerinden doğan ilişkilerin tümüdür.
M.Ö.5000 yılına dayanan tarihinde görkemli dönemler yaşayan, çeşitli uygarlıklara kent merkezliği yapan, doğulu kervanların uğrak yeri ve ticaret merkezi olan ilçe, bu ticari özelliğini günümüzde de korumaya çalışmaktadır.
Bereketli topraklara sahip olan Çukurova’da her türlü ziraatın yapılması ve sanayinin ham maddesi olan ürünlerin bolluğu, bu bölgede sanayinin gelişmesinde en önemli faktör olmuş. 1800’lü yılların ikinci yarısında, bölge potansiyelinin farkında olan yabancı ülkeler, pamuğun ilk işleme biçimi olan çırçır fabrikalarını faaliyete sokmuştur.
Çırçır işletmelerinden iplik fabrikasına ilk geçiş,1887 yılında Mavromati ve Şürekâsı İplik Fabrikası’nın açılmasıyla gerçekleşmiştir.
1920’de bölgede Tarsus Konserve Osmanlı A.Ş. kurulmuş ve Tarsus sanayisi daha da gelişmeye başlamıştır. Türkiye’de ilk elektrik enerjisi 15 Eylül 1902’de ilçede üretilmiş.
Sizlerinde okuduğu gibi milattan önce 5000 yılına dayalı Tarsus Ekonomisi o yıllardan nereye geldik, yukarıda görüldüğü gibi Türkiye’nin Pamuk ekiminde Tarsus ve Çukurova her zaman önde ve birçok çırçır fabrikaların kurulduğu bir yerleşim merkezi idi.
Şimdi ise o çırçır fabrikalarından bir eser yok. Yani elimizdeki o fabrikaların tek tek kapanmasından sonra Tüm Türkiye’de olduğu gibi işsizlik oranı o tarihten sonra artmış ve her yıl da artarak hala devam ediyor.
Yani kısaca Tarsuslu çiftçi zor durumlara düşmüş ektiğini değerlendiremeyen bir topluluk olmuştur. Ekonomide ki yeri çiftçinin durumu yok olmuştur. Öyle olunca doğal olarak işsizlik kervanına her gün bir yenileri eklenmiştir.
Şöyle bir baktığımız da Türkiye’de yaklaşık olarak işsiz sayısı yüzde 15 iken bu oran Tarsus da daha fazladır. İnşallah tek temennim tüm Türkiye’de olduğu gibi yaşadığımız Güzel Tarsus muzda da işsiz sayısının azalmasıdır.
Gelelim Esnafımıza, onların durumu da pek iç açıcı değil, mesleğim icabı esnaflarla iç içe yaşayan biri olarak onların sıkıntılarını çok yakından takip ediyorum. Bir sürü esnaf kardeşlerimizle görüşüyorum. Onların bana söyledikleri gerçekten içler acısı siftah etmeden işyeri kapatan esnaflarımız var.
Hatta bazıları ise akşamın bu saati oldu daha sattığım mal bedeli 15-20 tl. öyle deyince kendi kendime soruyorum bu satışın hepsi kar olsa ne olur.Bu esnaflarımızın ay içerisinde ödemeleri gereken bir sürü ödemesi var.Elektriği,suyu,telefonu,Bağ-kur primi ve bir sürü ödemeleri var.Allah yardımcıları olsun gerçekten zor işleri yani,
Peki, Tarsus da yaşayan Memurlarımızın durumu ne peki, Bir nebzede olsun gerek çiftçilerimizden, işçilerimizden, emeklilerimizden, bir parça iyi olduklarını düşünüyorum. Birde Eşleri çalışıyorsa evini, arabasını rahat bir şekilde alabiliyorlar, ama tek çalışıyorsa onlarında işleri çok iyi değil tabi. Onlarında Allah yardımcıları olsun diyorum.
Gelelim Emeklilerimize,Bir kişinin emekli olabilmesi için 25 yılını vererek çalıştığı kurumlardan emekli oluyorlar.Emekli olmadan önce aldıkları paranın yarısını emekli olunca alıyorlar.Bir örnek verecek olursam şöyle Tarım Bağ-kurdan emekli olan bir çiftçimiz 650 tl alıyor.
Normal sigorta dan emekli olan insanlarımız tahminen 1000 tl. Alıyorlar. Birde Esnaf Bağ-kurdan emeklimize yaklaşık 900 tl civarında. Tam bir emekli şehri olduk.
Onlarla da konuştuğumda almış oldukları emekli maaşından memnun değiller, peki kim memnu değerli okurlarım. Çiftçi memnun değil, işçilerimiz memnun değil, memurlarımız memnun değil, emeklilerimiz hiç memnu değil yani kısaca kimse memnun değiller.
Böyle olunca Tarsus’un ekonomisi pekiyi değil yani bu benim görüşüm. Ama ne olursa olsun Allah hepimizin yar ve yardımcısı olsun inşallah. Gelecek Yazımda görüşmek üzere Allaha Emanet olun. Ekonomik gücünüz bol, sağlığınız yerinde olsun efendim.