İntihar vakalarını son zamanlarda ne kadar çok duyar olduk...

Genç olanından ortayaş ve yaşlısına kadar.

Özellikle geçlerimizin intihar etmelerine çok anlam veremedik.

18 yaşında bir gencin derdi ne olabilir ki...

Ne yaşamış, ne kadar yaşamış da sonunda intihar etmeye karar vermiştir.

Bunu anlamak gerçekten zor.

Çok enteresandır ve acı bir istatistik sonucudur ki dünyada her 40 saniye bir kişi intihar ederek hayatını kaybediyor. 

Genellikle gençlerimiz daha çok duygusal nedenler, orta yaş ve üzeri de borçlarından dolayı bu yola başvuruyor.

Erkeklerin daha çok bu eylemi gerçekleştirdiği de istatistiki veriler arasında.

Uzmanlar, konu üzerinde iki önemli madde üzerinde uyarıda bulunuyorlar.

Birincisi, intihar teşebbüsü yapan kişinin yeniden girişimde bulunabileceği...

İkincisi ise meyilli olanların genellikle bunu hayattan bıkkınlık ifadeleri kullanmalarından...

Kendime zarar vermekten korkuyorum, intihar etmekten başka çare kalmadı, yaşamın tadı yok, v.s.

Etrafımızda bu tür söylemlerde bulunanların muhakkak dikkate alınması gerektiğinin altını çiziyorlar.

Bir de bu eyleme yaklaşıp da Dini inacı ve çocuklarının sorumluluğundan dolayı vaz geçenler olduğu uzmanlar tarafından bilimsel ve araştırma sonucu ortaya çıkan sonuç olmuştur.

Sonuçta insanın kendi hayatına kıyması, tam olarak anlaşılabilir bir durum olmadığı kesindir.

Ve bu sonuçtan İnsan olarak memnun olmadığımız gibi, son derece üzüntü duymaktayız.

Çözüm olmadığı gibi geride kalanlar için de sıkıntılı sürecin başlangıcı olması da cabası...

Bizler belki bunun önüne geçemeyiz ama önüne geçmek için yetkilerin basın, okullar v.s. vasıtası ile daha çok eğitsel çalışmalar yapması gerekmektir.

Bize düşen de yukarıda behsettiğim gibi, etrafımızda bu meyilde olanları dikkate alarak gerekli yerlerle iletişim kurmaktır.

Dileğimiz hiç olmaması...

Saygılarımla.