Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu’nun CHP’li üyesi Mersin Milletvekili Vahap Seçer, AKP’nin eğitim politikalarının bilimsellikten uzak tamamen ideolojik hedefli olduğunu söyledi.
 
İktidarın dayatmacı yaklaşımlarından dolayı velisinden öğretmenine kadar tüm eğitim bileşenlerinin mutsuz olduğunu belirten Seçer, savunma ve güvenliğe değil eğitime yatırımın önemine dikkat çekti.
 
Seçer, Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu’nda Milli Eğitim Bakanlığı’nın bütçe görüşmeleri sırasında yaptığı değerlendirmede AKP iktidarlarının eğitim politikasını eleştirdi. İktidara geldiği günden bu yana AKP’nin “rövanşist” bir anlayışla hareket ettiğini vurgulayan Seçer, 4+4+4 ve dershaneleri kapatan ve okul yöneticileri arasında “kıyıma” neden olan uygulamaları örnek olarak verdi.
 
“Yani iktidarın politikaları bilimsellikten, çağdaşlıktan uzak. Pedagojik yaklaşımlı değil, tamamen ideolojik yaklaşımınız referanslarınız var. Sizin hedefiniz pedagojik değil, tamamen ideolojik. Yani akıl bilimde değil, başka bir tarafta.” diye konuştu.
 
MEB bütçesindeki artışa rağmen, bütçe içinde yatırımlara ayrılan bütçenin düştüğünü söyleyen Seçer, AKP’nin iktidar olduğunda yatırımların payının yüzde 17.2 seviyesinde olduğunu bu oranın 2015 yılı bütçesinde ise yüzde 8.8 seviyesine kadar gerilediğini anlattı.
 
Bir ülkede çağdaşlıktan, demokrasiden söz edilecekse bunda önceliğin eğitime verilen değerle anlaşılacağını ifade eden Seçer, şöyle devam etti:
 
 “Ne kadar eğitim o kadar ekonomi, ne kadar eğitim o kadar hukuk, ne kadar eğitim o kadar demokrasi. Herhangi bir alanda yanlış yapabilirsiniz; örneğin tarımda, ekonomide, dış politikada yanlışlıklar yapabilirsiniz. Bunların giderilmesi mümkündür.
 
Ancak eğitimde yanlış yaparsanız burada yaptığınız hatanın bedelini aradan yıllar geçse de telafi etmekte zorlanırsınız. Buradan söylüyorum, siz eğitimde yanlış yapıyorsunuz.
 
Yaptığınız yanlışta da ısrar ediyorsunuz. Onun için çok yazık ediyorsunuz, kendi yurttaşınıza geleceğimiz olan çocuklarımıza yazık ediyorsunuz. Siz Türkiye’yi karanlığa taşıyorsunuz”
 
MEB BÜTÇESİ İBRET VESİKASI
 
MEB’in bütçesinin bu yıl yaklaşık 66 milyar lira olacağını, ancak bu rakamın önemli bir bölümünün personel gideri olacağını anlatan Seçer, “MEB’e keşke daha çok bütçe ayırabilsek. Bakın, ülkemiz bu yıl Türkiye güvenlik ve savunmaya yaklaşık 52 milyar lira ayırıyor.
 
Ama bu ülkenin geleceğine yani MEB’e ayırdığımız bütçe 62 milyar lira. Yani eğitime dev bütçe ayırıyoruz diye sakın abartmayın. Bu rakamlar karşılaştırıldığında bu bütçe tam bir ibret vesikasıdır.
 
Kaçak Saray gibi bir yapıya 1 milyar 375 milyon lira ayrıldığı, savunma ve güvenliğe böylesine bir bütçenin ayrıldığı dönemde eğitime ayrılan bu bütçe aslında tam bir utanç vesikasıdır” diye konuştu.
 
ÖĞRETMENLERİ SEVİNDİRELİM
 
Türkiye’de öğretmenlerin gününe buruk olarak girdiğini belirten Seçer, çalışanlar kadar atama bekleyen öğretmenlerin de sorunlarla karşı karşıya olduğunu hatırlattı. Türkiye’de bugün üniversitelerin sayısının vakıf üniversiteleriyle birlikte 176’ya ulaştığını bildiren Seçer, yeni üniversitelerin kurulmasına yönelik düzenlemelerin zaman zaman Meclis gündemine geldiğini belirtti.
 
“Gelen düzenlemeye bir bakıyoruz, açılacak üniversitelerin içinde bugün sayıları 300 bini aşan atama bekleyen öğretmen arkadaşlarımızın bitirdikleri fakülteler ve bölümler de var. Peki o zaman neden bu fakülteleri kuruyoruz? Atama bekleyen öğretmenlerimiz orada dururken bu bölümleri neden kuruyoruz, neden öğretmen ihtiyaçlarına göre bölümleri kategorize yapamıyoruz?” diye sordu.
 
Son olarak 40 bin öğretmen kadrosunun açıldığını hatırlatan Seçer, “Bu yetmez, bugün getirin branşlarına göre, ihtiyacı ortaya koyalım ve 100 bin atama yapalım.
 
Atama bekleyen öğretmenlerimizin hepsini sevindirelim” diye konuştu. Konuşmasında sözleşmeli öğretmenlerin sayısının da 59 bine ulaştığını belirten Seçer, bu öğretmenlerin de kadroya alınması gerektiğin söyledi.
 
Halen Türkiye’de olan yaklaşık 1.6 milyon Suriyelinin önemli bir bölümünü çocukların oluşturduğunu da anlatan Seçer, çocukların eğitimine de gereken duyarlılığın gösterilmesini istedi.