Skolyoz, basit anlamda ‘omurganın orta hattan sağa sola doğru eğilmesi’ olarak ifade ediliyor. Peki, dik ve doğru durması gereken omurga, niçin sağa ya da sola eğriliyor? Uzmanlar, eğriliğin nedeninin basit bir kas spazmı, karın ağrısı ya da bel fıtığı olabileceği gibi ergenlik döneminde kendini belli eden Ergenlik Çağı İdiopatik Skolyoz’dan da kaynaklanabileceğini belirtiyorlar. Bu sorunun kız çocuklarında erkeklere göre daha sık görüldüğünü belirten Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Prof. Dr. Ufuk Aydınlı, Ergenlik Çağı İdiopatik Skolyoz’a dair bilgiler vererek, ailelere önemli uyarılarda bulundu.  

Ergenlik dönemi, çocukluktan gençliğe geçmenin gerek fiziksel gerekse ruhsal açıdan sancılarının yaşandığı çok özel bir dönem. İşte bu özel dönemde bazıları ‘skolyoz’ ile tanışıyor. Üstelik bu çocukların sayıları hiç de az değil. 10-16 yaş arasında çocukları olan ailelerin dikkatinin skolyozun erken teşhis edilmesi açısından çok önemli olduğuna dikkat çeken Acıbadem Ataşehir Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Prof. Dr. Ufuk Aydınlı, anne babaların skolyoz hakkında bilmeleri gereken 10 soruyu yanıtladı. 

Her omurga eğriliği skolyoz mudur?

Ergenlik Çağı İdiopatik Skolyoz tanısının konulabilmesi için doktorun yaptığı fiziki muayenede hiçbir sendromik bulgunun olmaması gerekiyor. Ayrıca nörolojik veya kaslara ait bir sorun bulunmayan, radyodiagnostik tetkiklerde (X-ray, MRI, BT) skolyoz dışında hastanın kemiksel veya sinir sistemine ait problem tespit edilmemesi de çok önemli. Tüm bu nedenler dışlandıktan sonra omurgada 3 boyutlu deformasyon görülmesi ve bu deformasyonun da tek, çift ya da üçlü eğrilikler şeklinde oluşması gerekiyor. 

Görülme sıklığı erkek ve kız çocuklarında farklılık gösteriyor mu?

Kız çocuklarında skolyozun görülme oranının erkeklere göre daha yüksek olduğunu belirten Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Prof. Dr. Ufuk Aydınlı, Türkiye’de 2015-2022 yılları arasında Dr. Necdet Sağlam ve arkadaşları tarafından yapılan bir araştırmaya dikkat çekerek şunları söylüyor: “Bu araştırmada, Ergenlik Çağı İdiopatik (nedeni bilinmeyen) Skolyoz (AIS) görülme sıklığının ortalama 100.000'de 129 olduğu gösterilmiştir. Kız çocuklarda görülme sıklığı erkeklerden 1.5 kat fazladır. Bu süre boyunca 10.311 kişiye skolyoz ameliyatı yapılmıştır. Bu da toplam skolyoz tanısı konan kişilerin yüzde 3.8'inin cerrahi müdahale ihtiyacı olduğunu göstermektedir.”

AIS, kız ve erkek çocuklarda farklı mı ilerler?

AIS görülme yaşının genellikle 10-16 yaş arasındaki dönem olduğunu belirten Prof. Dr. Aydınlı, bu genellemeyi bozan hastalar olduğuna ancak bu durumun son derece nadir görüldüğüne dikkat çekiyor.  Erkek ve kız çocuklarında AIS görülme sıklığının skolyozun derecesine göre değiştiğini belirten Prof. Dr. Ufuk Aydınlı, “Düşük dereceli skolyozun kızlarda görülme sıklığı, erkeklere göre 2-3 katına çıkıyor. Öte yandan erkek çocuklarda, skolyoz daha yavaş ilerler. Bu nedenle erkeklerde düşük dereceli skolyozların tanısı da konulamamaktadır. Bir başka dikkat çeken bilgi ise, kızlarda cerrahi gerektiren derecelerin, erkeklere göre 7-8 kat daha fazla görülmesidir. Ancak bunun tam olarak nedeni de bilinmemektedir.” 

İlerlediğinde hangi hastalıklara yol açar?

Omurganın orta hattının bozulması sonucu vücut simetrisi etkileniyor. Böylece omuz seviye farkı, bel oyuklarında değişiklik, göğüs kafesinin deformasyonu gözle görülür hale geliyor. Hem sırt hem de bel eğriliği olan kişilerde simetri dengelendiği için skolyozun geç fark edilebileceğine dikkat çeken Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Prof. Dr. Ufuk Aydınlı şu bilgileri aktarıyor: “Özellikle 4-8 yaş arası olan erken idiopatik skolyozlarda akciğer doku gelişimi nedeniyle eğriliğin mümkün olduğunca düşük derecelerde tutulması gerekir. AIS ve erken idiopatik skolyozlarda akciğer kapasitesi etkileniyor. Eğriliğin 70 dereceyi geçmesiyle kalp ve akciğer hastalıkları gelişebiliyor.” 

AIS, yalnızca estetik bir sorun mudur?

AIS, başlangıçta yani eğrilik daha azken estetik bir sorun gibi algılanabiliyor. Ancak eğriliğin hızla ilerlemesi, bu yaş grubunda ameliyat seçeneğini gündeme getiriyor. Ergenlik çağında 40 ve üstü derecelerdeki eğrilikler düzeltilmediğinde büyüme tamamlanmış olsa bile, yetişkinlik döneminde hastanın skolyoz derecesinde mekanik nedenlerle artış görülebiliyor. Eğrilikteki bu artış, zamanla kemik ve eklem deformasyonları yaratıyor ve kişi, sırt, bel ve basen ağrıları çekmeye başlıyor. Hastanın yaşam kalitesini bozan bu duruma karşı ameliyat, önemli bir tedavi seçeneği haline geliyor.  

Korse ile tedavi mümkün mü?

AIS’nin erken teşhisi yani 20 derece ve üstü olan hastalara ameliyat dışında önerilen seçenek korse oluyor. Prof. Dr. Aydınlı “Ergenlik dönemine girmemiş ve ilerleyici nitelikte AIS tespit edilmiş hastalarda,  kişinin eğriliğine uygun korseler kullanılabilir. Ancak korse kullanımı uzun süreli olmalıdır. Gün içinde 23 saat kullanılması önerilir. Bazı hastalar için gün içinde bu kadar uzun süre korse kullanmak, onları negatif etkileyebilir. O nedenle çocuğun korseye uyum sağlaması için aile ve çevresi tarafından desteklenmesi gerekir” diyor. 

Spesifik egzersiz, pilates ve yoga ne kadar yararlı?

Egzersiz, pilates ve yoganın AIS tedavisinde faydası var mı? sorusunu yanıtlayan Prof. Dr. Aydınlı, bu konudaki araştırmaların skolyozun durması ya da geriletilmesinde umut veren sonuçları olmadığına dikkat çekerek şu bilgileri veriyor: “Pozitif bilim açısından bakıldığında spesifik egzersizler, pilates ve yoganın faydalı olduğu ve skolyozun durmasını veya geriletilmesini sağladığı konusunda son yayınlanan uluslararası dergide hiçbir umut verici veri yoktur. Bununla beraber ülkemizde de bu yöntemler skolyoz tedavisinde yer almaktadır. Bana göre egzersiz yapmanın kimseye bir zararı yoktur; kas gelişimini destekler. Ancak skolyozun egzersizle kalıcı olarak düzelebilmesi bu konuda yapılan bütün çalışmalara terstir. Schroth skolyoz egzersizlerin orijinal web sayfasında dahi bu egzersizlerin 30 derece altındaki skolyozlara uygulanması ve en fazla 5 derece düzelme elde edileceği yazmaktadır.” 

Ameliyat nasıl yapılıyor?

AIS tedavisinde önemli bir yeri olan ameliyat zamanını, eğriliğin açısı belirliyor. AIS, cerrahi yöntemlerle tam olarak tedavi edilebiliyor. Cerrahi tedavi çoğunlukla sırt ve bel bölgesinde açık cerrahi ile omurgalara vidalar koyularak yapılıyor. Omurga ameliyatlarında sinirlerin korunması için nöromonitörizasyon yönteminin de kullanıldığını belirten Prof. Dr. Aydınlı, şu bilgileri veriyor: “Nöromonitör, nörolojik komplikasyon olmaması için geliştirilen bir yöntemdir. Cerraha ameliyat sırasında sinirlerin korunması için bilgi verilir. Ameliyat süresi, 2-4 saat arasında değişir. Hastanın uyutulması, uyandırılması ve odasına dönmesi için gereken toplam süre yaklaşık 6 saati alabilir”

Ameliyat yöntemi neye göre seçiliyor?

Skolyoz ameliyatlarının anterior denilen yöntemle, göğüs kafesi ve karın yan bölgesinden girilmesiyle de yapılabileceğini belirten Prof. Dr. Aydınlı bu yöntemle bazı hastalarda daha az omurganın ameliyat edildiğine dikkat çekiyor ve şunları söylüyor: “Ameliyat yöntemi hastanın en çok yarar sağlayacağı yöntemle yapılır. Son 5-6 yılda tekrar öne çıkan ve halk arasında ‘ipli skolyoz’ olarak da bilinen yöntem, her hasta için uygun değildir. Bazı hastalarda tekrarlayan ameliyatlar yerine tek bir ipli sistem ameliyatının yapılması, hastanın sorununa çözüm olabilir.”

Ameliyat sonrası hasta ne zaman normal hayata dönebilir?

Hastanın ameliyat sonrası birinci günde oturtulup, ayağa kaldırıldığını belirten Prof. Dr. Aydınlı, “Hasta, ameliyat sonrası hastanede 3-4 gece kalır. Taburculuk sonrası hasta 3-4 hafta günlük aktivitelerini yapabilir. Birinci aydan sonra yüzme, üçüncü aydan sonra tek başına yapılabilen sporlar, 9-12 ay sonra ise takım sporları yapabilir” diyor. 

ERGENLİK ÇAĞI İDİOPATİK SKOLYOZ NEDİR?

Omurga sağlığı, gençlerin yaşam kalitesi ve genel sağlık durumu için kritik öneme sahiptir. Ergenlik çağında ortaya çıkan ve omurgada yana doğru eğrilikle karakterize edilen İdiopatik Skolyoz, gençler arasında sık görülen bir sağlık sorunudur. Bu durum, genetik ve çevresel faktörlerin karmaşık etkileşimi sonucu gelişir ve zamanında teşhis edilip tedavi edilmezse ilerleyebilir. Peki, Ergenlik Çağı İdiopatik Skolyoz nedir, nasıl teşhis edilir ve tedavi edilir? İşte detaylar...

Ergenlik Çağı İdiopatik Skolyoz Nedir?

Ergenlik çağı İdiopatik Skolyoz, omurganın yana doğru anormal bir eğrilik gösterdiği gençlerde ortaya çıkan bir durumdur. İdiopatik terimi, nedeninin tam olarak bilinmediğini ve genellikle belirli bir hastalık veya travma sonucu oluşmadığını ifade eder. Skolyoz, omurganın doğal 'S' veya 'C' şeklindeki eğriliğinin dışında, yana doğru anormal bir eğrilik oluşturmasıyla tanımlanır. Bu eğrilik genellikle ergenlik döneminde fark edilir ve hızlı büyüme dönemlerinde belirginleşebilir.

Nedenleri ve Risk Faktörleri

Ergenlik çağı İdiopatik Skolyozun kesin nedeni bilinmemekle birlikte, genetik yatkınlık önemli bir faktördür. Ailesinde skolyoz öyküsü bulunan bireylerde görülme olasılığı daha yüksektir. Ayrıca, omurganın sağlıklı gelişimi için gereken kas ve bağ dokusu dengesindeki bozulmalar da skolyoz gelişimine katkıda bulunabilir. Çevresel faktörlerin etkisi de göz ardı edilmemelidir; örneğin, uzun süreli yanlış duruş, ağır yük kaldırma veya zorlayıcı spor aktiviteleri omurgaya zarar verebilir ve skolyoz gelişimini tetikleyebilir.

Belirtileri

Ergenlik çağı İdiopatik Skolyozun belirtileri genellikle omuzlar veya kalçalarda simetrik olmayan eğrilik veya çıkıntı olarak fark edilir. Omurga eğriliği genellikle belirli bir yandan bakıldığında veya büküldüğünde daha belirgin hale gelir. Bu durum, gençlerin vücutlarında farklılık veya asimetri hissetmelerine neden olabilir. Skolyoz ilerledikçe, omurganın rotasyonu artabilir ve bu da kaburgalar arasında eşitsizlik veya sırtta çıkıntı hissi yaratabilir. Bazı vakalarda, bel veya sırt ağrısı da görülebilir.

Teşhis Yöntemleri

Ergenlik çağı İdiopatik Skolyozun teşhisi, genellikle fizik muayene ve radyolojik görüntüleme yöntemleri ile konur. Fizik muayene sırasında doktor, gençlerin duruşunu, omurgasının simetrisini ve eğrilik derecesini değerlendirir. Eğer skolyoz şüphesi varsa, radyolojik görüntüleme teknikleri (örneğin, X-ray, MR) kullanılarak omurganın detaylı bir şekilde incelenmesi sağlanır. Bu görüntüleme yöntemleri, omurganın eğriliğinin derecesini ve tipini belirlemede önemli bir rol oynar.

Tedavi Seçenekleri

Ergenlik çağı İdiopatik Skolyozun tedavisi, birçok faktöre bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Skolyozun derecesine, gençlerin yaşına, cinsiyetine ve omurga eğriliğinin tipine bağlı olarak tedavi planı oluşturulur. Hafif eğriliği olan bazı gençlerde, düzenli olarak izlemek ve omurga eğriliğinin ilerleyip ilerlemediğini takip etmek yeterli olabilir. Ancak, eğrilik ilerliyorsa veya belirgin ise tedavi gerekebilir. Tedavi seçenekleri arasında fiziksel terapi, korse tedavisi ve nadiren cerrahi müdahale bulunabilir. Fiziksel terapi, omurgayı güçlendirmek ve duruşu düzeltmek için egzersizlerden oluşan bir programı içerirken, korse tedavisi omurganın doğal eğriliğini korumaya veya düzeltmeye yardımcı olabilir. Cerrahi müdahale, omurga eğriliği ciddi boyutlara ulaştığında veya diğer tedavi yöntemleri başarısız olduğunda düşünülebilir.

Sonuç

Ergenlik çağı İdiopatik Skolyoz, gençler arasında sık görülen ve zamanında müdahale edilmediğinde ilerleyebilen bir omurga sağlığı sorunudur. Bu nedenle, gençlerin düzenli olarak doktor kontrolünden geçmeleri ve omurga sağlıklarını izlemeleri önemlidir. Erken teşhis edilen skolyoz vakaları genellikle daha başarılı tedavi sonuçları verir. Ayrıca, omurga sağlığını korumak için düzenli egzersiz yapmak, doğru duruşu öğrenmek ve ağır yük kaldırmaktan kaçınmak da önemli koruyucu önlemler arasındadır.