Mersin'in Gülnar İlçesine bağlı Büyükeceli (Ovacık) beldesinde nükleer santral yanlısı 23 yıllık belediye başkanı dayısından koltuğu devralan yeni Belediye Başkanı Mehmet Kale, 33 yıldır gündemde olmasına rağmen inşaatına başlanmamasının belirsizliğe, bu belirsizliğin de halkta kaygıya neden olduğu öne sürdü.

Mersin'in Gülnar ilçesinin 38 kilometre güneyinde, Silifke ilçesinin 45 kilometre batısındaki Akkuyu mevkisini sınırlarında barındıran Büyükeceli beldesindeki santral alanının etrafı 1976'dan beri tel örgülerle çevrili. Bünyesinde iki büyük koy bulunan, 14 bin hektarlık santral alanı, 24 saat süreyle güvenlik görevlilerince korunuyor.

Son yerel seçimlerde MHP'den katıldığı seçimlerde Büyükeceli Belediye Başkanı seçilen Mehmet Kale, beldede 23 yıldır belediye başkanlığı yapan ve nükleer yanlısı mücadele veren AK Partili Belediye Başkanı Kemal Güdül'ün, kendisinin dayısı olduğunu ancak, nükleer santral konusunda onunla aynı görüşü paylaşmadığını bildirdi.

Belde halkı gerçeği gördü

Kale, yöre halkının, yaklaşık 7 yılı bulacak inşaat süresi ve 35-40 yıllık üretim devresinde yörede işsizliğe çare olacağı umuduyla önceleri santral yanlısı olduğunu ancak, halkın şimdi inşaata ve üretime başlansa bile belde halkına sadece bekçilik ve temizlik işlerinin kalacağının farkına vardığını anlattı. Halen 12 kişinin görev yaptığı santralden daha inşaata başlanmadan 8 kişinin emekli olduğunu, iki muhteşem koyun yıllardır atıl duruma geldiğini ileri süren Mehmet Kale, bu nedenle göreve geldikten sonra ilk icraatının meclis üyeleri arasından nükleer karşıtı komisyon oluşturmak olduğunu bildirdi.

Çernobil örneğinin hafızalardan silinemediğini belirten Belediye Başkanı Kale, belediye meclis üyelerinin santrale karşı tutumda görüş birliği içinde olduğunu ifade ederek, "Nükleer Santral Karşıtı Komisyonun üyeleri olarak Ankara'da çalmadık kapı bırakmayacağız. Nükleer santralin eşsiz koylarımızı turizm tarihine gömmesine izin vermeyeceğiz" dedi.

Kale, biri Sinop'ta, diğeri Mersin'de planlanan iki nükleer santralden birinin kurulacağı beldede santralin 33 yıldır gündemde olmasına rağmen inşaatına başlanmamasının belirsizliğe, belirsizliğin de kaygıya yol açtığını savunarak, şunları söyledi: "Halkın büyük bir bölümü nükleer santrali istemiyor ancak, bir bölümü de 'artık ne olacaksa olsun' düşüncesini taşıyor. Biz aslında nükleer santrale değil, yerine karşıyız.

Çünkü, beldemiz sınırlarındaki iki koyu bünyesine alan nükleer santral alanı Türkiye'de deniz ve yeşilin buluştuğu en güzel mekanlardan birisi. Burayı göz göre göre yok saymak turizm cinayetinden farksız. Benim şahsi fikrime göre, buraya nükleer santral yerine tatil köyü kurulun."

Yöreye bugüne kadar çok sayıda turizm yatırımcısı geldiğini ancak, nükleer santrali duyanların geri kaçtığını savunan Kale, şöyle devam etti:"Biz şuna inanıyoruz ki; nükleer santral bölgeye fayda değil zarar getirecek. Bir defa beklenen istihdamı sağlamayacak. Çünkü ağırlıklı olarak teknik eleman çalıştırılacak. Yöre halkına da bekçilik, çöpçülük işi kalacak. Oysa, turistik tesis kurulsa mahalledeki bakkaldan evinde peynir üreten köylü kadınımıza kadar herkes fayda görecek."