YATIRIM GELMESİ ŞARTTIR

Cumhuriyet Halk Partisi Milletvekili Vahap SeÇer, Türkiyenin sosyal gerÇeği olan tarımın mutlaka desteklenmesi gerektiğini vurguladı.SeÇer, Plan ve BütÇe Komisyonunda görüşülen Tarım ve Köyişleri Bakanlığı bütÇe görüşmeleri sorasında yaptığı konuşmada şunları söyledi."Dünyada hiÇbir gelişmiş ülke gösteremezsiniz ki tarımını desteklemesin.

Aslında bir aile düşünün, tarım sektöründe Çalışanlar o ailenin fakir kardeşidir. Dolayısıyla nasıl zengin kardeşler fakir kardeşlerini desteklerse sanayi gibi, hizmet sektörü gibi daha fazla katma değer üreten, daha fazla kazanÇ sağlayan sektörler de tarımı desteklemek zorundadır. Dolayısıyla iktidar olarak veya muhalefet olarak efendim -az önce bir arkadaşımız da söyledi- "insanları bedavacılığa alıştırmayalım, desteklemelerimizde veya tarıma destekte mesafeli olalım fazla olayı abartmayalım.

"Bu şekilde bir yaklaşımın doğru olduğunu ben düşünmüyorum.Şimdi Türkiye'de tarımı irdelerken, incelerken olayın sosyal boyutuna işaret etmek lazım. Türkiye'de her 3 insandan biri tarımdan geÇiniyor. Bu Türkiye'nin bir sosyal gerÇeği. Evet, tamam, güzel. Teknik olarak, bilimsel olarak arazi toplulaştırması yapalım. Gayet güzel ama bunu damdan düşer gibi yapmayalım. Olayın ekonomik boyutunu düşünürken bunun sosyal boyutunu da dikkatlerden kaÇırmamak gerekiyor. Nihayetinde bakıyorsunuz, eğer tarımda, tarımdan geÇinen insanlarımıza devlet olarak yeterli yaklaşımı, yeterli desteği veremiyorsanız insanlar köyden kente göÇ etmek zorunda kalıyor.Tabii, oradaki sıkıntı, işsizlik sıkıntısı, sosyal sıkıntı kente akıyor, kentte birtakım sosyal sorunlara sebebiyet veriyor. O anlamda Türkiye'de tarım desteklenmelidir, Türkiye'de tarımın desteği artırılmalıdır.Tabii, bunların da yöntemlerinin belirlenmesinde Çok dikkat edilmesi gereken hususlar var. Sanıyorum Bakanlık bitkisel üretimde destekleme sisteminde ürün desteği şeklinde değil de alan bazlı bir destekleme yöntemine geÇmek istiyor.

Bunun, buradan Sayın Bakanıma eğer böyle bir düşünce varsa, böyle bir Çalışma varsa, büyük bir yanlışlık olduğunu belirtmek istiyorum.ü Zira kendileri de takdir edecekler, hırsıza meydan vermiş oluruz bu yöntemle. Onun iÇin ürün desteklemesini fatura üzerinden ÇiftÇiye verilmesinin daha doğru olacağını düşünüyoruz hem tarımı kayıt altına almaya hem ekonomiyi kayıt altına almada fayda sağlayacağını düşünüyoruz.Diğer arkadaşlarım da değindi, desteklemelerin zamanında ödenmemesi konusunda değişik kesimlerden bize şikâyetler var.

Tabii ki üretici destek alacağım diye hesabını kitabını yapıyor, ama, desteği süresi iÇinde, zamanı iÇinde alamadığı zaman da büyük sıkıntılara, maalesef, uğramış oluyor. İthalat konusunda, özellikle Sayın Bakanımı uyarmak istiyorum. Bu konuda bilgilendirmek istiyorum. Hububat konusunda, özellikle mısır konusunda, henüz Türkiye'de şu anda mısır hasadı devam ediyor. Adana ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde, Marmara Bölgesi'nde mısır hasadı devam ediyor.

Ancak, hâl böyleyken, ithalat kararı alındı bundan bir ay önce ve aralık ayı sonu itibarıyla sanıyorum 25 bin ton civarında bir mal Türkiye'ye giriş yapacak. Tabii piyasalara ithal kelimesini duyurduğunuz zaman, otomatik olarak, o hangi ürünse tarımsal ürün, fiyat anlamında aşağı doğru gitmeye başlar.Şimdi Sayın Bakanıma soruyorum: Henüz hasat devam ederken -bu birinci üründür, ikinci üründür, nihayetinde mısır ürünüdür- "ithalat"kelimesini kamuoyuna aÇıklamak doğru muydu ve aralık ayı iÇerisinde ithalat yapmak doğru muydu?

Sulama projelerinden söz etmek istiyorum. özellikle, eğer Türkiye'de, özellikle küresel ısınmadan kaynaklanan kuraklık sıkıntısını da göz önüne alacak olursak, ivedilikle yenilenmesi gereken veya rehabilite edilmesi gereken konulardan biri de sulama sistemlerinin olduğunu düşünüyorum. Mevcut sulama sistemleri kırk yıl, elli yıl, otuz yıl önceki teknolojilerle yapılmış büyük kanallar veya kanaletler şeklinde, ciddi anlamda, buharlaşmadan kaynaklanan veya sistemin kaÇaklarından kaynaklanan yüzde 20, 25, 30'a varan su kaybı vardır. D